25 Haziran 2010 Cuma

Sana Bir şeyler Olmuş...



Sana Bir Şeyler Olmuş...

sana bir şeyler olmuş ellerin yüzüme değmeyeli
Metris'in içli türküsünü birlikte dinlemeyeli
yüzün solmuş
gözlerine paramparça yıldızlar dolmuş
üşümüşsün sen gülüm
yüreğin buz gibi olmuş görüşmeyeli

sana bir şeyler olmuş nasıl anlatsam
hani yüzüne biraz yaklaşsam küçülen göz bebeklerin
yabancı gibi
içimde kıpırdayan sancı gibi
'yarılıyor yüreklerin' oysa
zehir zemberek düşlerine ayaz vurmuş
saaatin yelkovanı durmuş buralardan geçmeyeli


sana bir şeyler olmuş farkındasın
ellerin tanımıyor ellerimi
seni ne çok sevdiğimi unutmuşsun
bir de yaşlı falcıya verdiğin gizli yemini
papatya fallarını ve Kız Kulesi masallarını
beni Üsküdar'da bir vapurun ardında
kendini sonu yazılmamış acıklı bir romanda unutmuşsun

sana bir şeyler olmuş
sanki yorulmuşsun sanki susamış
sanki şımarık bir sarmaşık gibi
boynuna dolanmış duyguların
uykuların dökülmüş dizlerinin önüne
geceye ve gün dönümüne verdiğin kurbanların

boynu bükülmüş
sanki biraz üzülmüşsün
hayaline kırlangıçlar düşmeyeli

sana bir şeyler olmuş korkuyorsun
Metris gibi içli
Urfa Dağları gibi yanık okuyorsun kaderi
kederi zehir gibi sokuyorsun içime
en çocuksu yönüme lanetler okuyorsun
gözlerin af dilerken
sen karanlık kokuyorsun

sana bir şeyler olmuş
Karadeniz gibi hırçın bakışmaların
adım atışlarının bileği burkuk
gözlerin kan çanağı yüreğin soluk
yıkık dökük hislerinle boğuşuyor gibisin
seni ne çok sevdiğimden hala emin değilsin


seni böyle sevmeseydim
incir çekirdeği yalanların dokunmazdı içime
rüyayı gerçek sananların
kalbi kırılmış hali
bu denli yakışmazdı yüzüme

sen benim en kuytu gizlimde saklımdasın
sen benim... ölüm gibi aklımdasın


'Şu Metrisin Önü Bir Uzun Alan
Bir Tek Seni Sevdim Gerisi Yalan'

Mükerrem Suna Varol
Aşkın Güngör'ün Sesli Düşünüyorum Deposundan